Avatar

Selcan dostunuz değildir.

@selcandy / selcandy.tumblr.com

Scribo ergo sum.
Avatar

Ben Mert Demir’i bu şarkıyla bildim, muhtemelen de içinde Tolga Akdoğan var diye bilmişimdir yani yoksa çok olası değil gibime geliyor. Hala da Spotify’a girdiğimde dinlemeden çıkmadığım bir şarkıdır bu. Ve bu çocuğun şu an Instagram’da sürekli önüme düşen, nıy nıy nıy nıy nıy nıy bir tonda onun bunun şarkısını coverlayarak sahne kasan o çocuk olduğu gerçeğini aşırı garipsiyorum :ı

Avatar

Hani yeni analar bebesi “a” dese “inanamıyorum ne kadar zeki bir çocuk annenin a’sını söylediiii” diye tribe girer ya, aynısı bende kedilerimde oluyor. Akşam üstü reels izlerken Recep Kedim kucağıma çıkıp burnuyla ekranı yukarı kaydırmak suretiyle uygulamadan çıktı; ben hala “bak görüyo musun başka kedileri izlememi istemiyo aşık banaa” diye dolanıyorum dşsmdm altı üstü hayvan ekranı koklamaya çalıştı yani kes sesini

Avatar

Bu arada dün Dyson v12 Detect Slim eve giriş yaptı. Dyson mühendislerinin bu ürünü geliştirirkenki tek motivasyonunun “insanlara nasıl kafayı yedirtebiliriz” olduğunu düşünüyorum. Şimdiye dek temizlik yaptığın bütün anlar film şeridi gibi gözlerinin önünden geçiyor ve kendine çok üzülüyorsun. Benim çıplak gözle bakıp tertemiz gördüğüm yer onun ışığında sanki yerde tozdan oluşan bir halı var gibi görünüyor, çığlık atarak kaçmaman im kan sız.

Avatar

Normalde kedilerin çişlediği şeyleri direkt çöpe atma taraftarıyım devamı mutlaka geliyor diye. Öyle ne halılarım, paspaslarım, kırlentlerim çöpe gitti bir bilseniz. Ama şimdi SÖDERHAMN koltuğun güncel fiyatı 31k olunca yaşadığım çaresizliğin boyutu da eş değer oluyor, beni anlıyorsunuz di mi dşsmfmd. Neyse gittim Dr. Beckmann Leke Canavarı aldım. İnsanlar bunlarla tıbbi cihaz üzerinden kan falan temizliyor yani, pik seviyedeyim, bu olmazsa hiçbir şey olmaz. Hayatınızda bu kadar saçma bir dua etmemişsinizdir ama enzimatik temizleyicimin anyonik yüzey aktiflerine güç ve kuvvet diler misiniz, çok heyecanlıyım dömdmdmd

Avatar

Bu sene “ulusal egemenlik” kavramı kulağa başka bi’ hoş gelmiyo mu? 😌

Avatar

Kedi ve kedililik meselesini abartıyor olabilirim ama mesela Migros’taki kasiyer kardeşlerime daima tebessüm ettirebiliyorum en azından dldm

Avatar

İki saat önce falan uyuyordum, fırtınanın sesine uyanıp “yaa Dikmen’deki sakuralar dökülüyodur şimdi” falan diye düşündüm bi’ süre, sonra tekrar uyumuşum. Uyandığımda haberlere bakıyordum, Gölbaşı’nın en çok etkilenen bölge olduğunu görünce “ananısk flamingolar naptı acaba” diye panik oldum.

Yemin ediyorum Ankara dediğin deli işi bir yer, çatılar uçar, ağaçlar devrilirken aynı anda hem sakura bitkisinin hem flamingoların derdine başka hiçbir yerde düşemezsin ya dismdmmd

Avatar

Daha yeni instagram’da ettiğim taksoplazma kavgasından çıkmışken ve insanların bilgi edinme yöntemlerine bin kere tüküresim gelmişken hemen buraya da bir şeyler iliştirmek istiyorum:

“Kedi besleyenler şizofreniye daha yatkın oluyor” benzeri haber başlıklarını, sosyal medya paylaşımlarını mutlaka bir ara, en az bir kere görmüşsünüzdür. Çoğu kişi bu başlığı okuyup geçer, sonra gidip eşine dostuna “kedi besleyenler şizofreniye daha yatkın oluyormuş biliyo musunnn” diye anlatır.

Çok azı haberin içeriğine bakma zahmetine katlanır, içerikte taksoplazmadan bahsedildiğini görür. İçerik, kedilerden insanlara taksoplazma bulaştığından, bu parazit türü nörotransmitterleri etkilediği için şizofreni, bipolar, intihara yatkınlık gibi bilumum davranışsal bozukluklarına yol açabildiğinden bahseder. Sonra bu insanlar da gider eşine dostuna “kedilerden insanlara taksoplazma bulaşıyormuş biliyo musuuun” diye anlatır.

Bu insanların çok çok çok azı ileri bir araştırma yapma ihtiyacı duyar; birkaç makale okur ve öğrenir ki taksoplazmanın tek bulaş yolu o içeriklerde kasten sınırlı tutulduğu gibi kediler değildir. Dışarıda nasıl pişirildiğini bilmeden yediğimiz bir et, içindeki sebzelerin ne kadar yıkandığından asla emin olamayacağımız bir salata, Türk kahvemizin yanında getirilen ve nereden doldurulduğunu göremediğimiz bir bardak su; bunların hepsi ve daha fazlası bizi taksoplazma taşıyıcısı haline getirme potansiyeli taşır. Bu insan gider eşine dostuna “taksoplazma ve şizofreni arasındaki ilişkiyi inceleyen 18’den fazla makale yayınlanmış ama ikisi arasında herhangi bir bağ kuramadığı için hiç yayınlanmayan makalelerin sayısı da 100’ü aşkınmış biliyo musun” diye anlatır (Torrey & Yolken).

Şimdi sen bunu “kediler insanlara taksoplazma bulaştırır” diye anlatırsan insanlara “ıyyyy kediii” dedirtirsin ama “içtiğin suya dikkat et abi, ondan bile bulaşabiliyor” dersen ona “ıyyyy kedi” dedirtmemiş olursun. Ettiğim kavgada da dediğim gibi; eksik bilgi hiç bilgiden farksızdır, farksızdır, farksızdır.

Son olarak; bilimde “post hoc ergo propter hoc” diye bir safsata vardır. Sırf sen evde bardak kırdın, arkasından güneş doğmaya başladı diye güneşin doğma sebebi senin bardak kırman değildir. Suyla dahi bulaşma riski taşıyacak kadar yaygın bir parazit, şizofren hastalarında da bulgulandı diye şizofreninin sebebi bu parazittir diyemeyiz. Herhangi mental bir sıkıntısı olmadan taksoplazma taşıyıcısı olan insanların ezici çoğunluğunu yadsıyarak “bu bilimsel bir kanundur”a bağlayamayız, zaten yukarıda bahsettiğim çalışmaların hiçbiri de bunu yapmıyor ama atılan o haber başlıkları, hazırlanan o sosyal medya içerikleri, maşallah….

Okuyun, biraz okuyun, lütfen birazcık okuyun sadece. Eşinize dostunuza doğrusunu anlatın sonra; sevgisizlik ve nefret yaymayın, doğruyu yayın. İnsanların senelerini verdikleri araştırmalara kırk beş dakikasını ayıran ve onları uzun uzun okuyan kişiler var; bir de hayatını sıçtığımın Instagram’ında on beş saniyede anlatılan “kaynak: götüm” içeriklerine göre yürütenler. Bu adaletsizliği okuyarak ve anlatarak gidereceksiniz. Beyniniz jöleleşti lan hikaye izlemekten, artık biraz okuyun.

Avatar

Son dönemde kedilerimi koca götlü / kuru götlü olarak kategorilendirdiğim için hitaplarım da “götlü şeytan”, “götsüz recep” şeklinde akmaya başladı. Yemin ederim çöpe bakkala çıktığımda karşılaştığım komşuları başımla selamlarken aklımdan geçen tek şey sesimi duyuyorlar mıdır düşüncesi oluyor ya; bir insanın bir evde “götlü şeytan” diye bağırmasının hiçbir açıklaması olamaz çünkü.

Avatar

İçimdeki festival kızının eli sürekli normalin dışındaki ışıltılı şeylere gidiveriyor. Geçen de Missha’dan likit Glitter Prism aldım ve gündelik hayatta kullanmazsın onu yani. Sephora’dan aldığım yüz taşları aylardır dolapta duruyor falan, beni bi’ Coachella’ya, Burning Man’e salsalar da rahatlasam mı artık?

Avatar

kural uyyydurma alçak bebe 🕺🏻

Avatar

ben neden her defasında ufacık bir hatamı gördüğünde bir tek bunu projeksiyona yansıtıp “👉🏼👉🏼👉🏼 selcan hata yaptı 👈🏼👈🏼👈🏼” diye sunum yapmadığı kalan iş arkadaşlarıma hayatı dar etmeye karar verip, ertesi gün kendimi sessizce onların hatalarını düzeltirken buluyorum? bana “salak, geri zekalı” falan desenize, ancak öyle akıllanabileceğimi öngörüyorum, lütfen.

Avatar

karışan akıldan nefret.

Avatar

Dün ADHD hakkında konuşurken Seçil Abla bu kısaltmayı aklında tutamayıp HDMI geyiği çevirmeye başladı. O kadar çok eyçdiemay dedi ki bugün telefonda Gökşin’e bir şey anlatırken “işte HDMI meselesinden konuşuyoduk” deyiverdim, işin garibi farkına bile varmadı çocuğum, direkt “eee” evresine geçti dşdmfm

Avatar

acilen tişörtüme gebermeniz lazım dlsndmd

Avatar

macOS üzerinde desteklenmeyen microsoft uygulamasını açabilmemin imkanı var mıdır? mac’te .exe açılabiliyor mu? iki gündür çok fazla füze, uçak, savaş dendi acilen red alert 2 oynamam lazım hayat memat meselesi lütfen SOS

Avatar

Biz nasıl bir çağda ve coğrafyada yaşıyoruz la, bir saat önce en büyük derdim sabah 08:00’de kalkıp çalışacak olmaktı, derdim birden bire “acaba sabah kalktığımda dünya savaşı çıkmış olacak mı”ya evrildi. Dertte böyle bir seviye atlayışı olabilir mi?

You are using an unsupported browser and things might not work as intended. Please make sure you're using the latest version of Chrome, Firefox, Safari, or Edge.