karanlık basmadan ovalarıma
kainatın duru illetsiz aydınlıkları
katılaşırken çocuk ruhlarında
karanlık basmadan kararmadan taşıtlar et kemik taşıtı tam da
mayalanmış yüreğimin hamuru
ve ne yakıp kavuran
yaklaştırmayan kalıplara
hiçbir daraban olmadan
ziynetli topraklara da
yanardağ akıntısı yer cazibesine mermut akan lav
katiyeti heybetiyle
akıp
dağ'la terbiyeli bir insan eli olan elinle şekillenmeye hazırken
nerede bulabilsem seni
yetişip dizüstü düşebilsem eteklerine karanlık basmadan
dünyayı kapatan karanlık
elimizde kılınç
ben ince işler ustası musa
kardeşim ya ki heybem
değişince kubbeli evim
girdabım -
tövbem
kapımın önünde akan ırmak
en zengin denizcisi incilerin -
uzak şarklara yollanan elçilerin kelimeler
okyanusla yarenliğe dalıp
çoluk çocuğu unutacak kadar bol ve bereketli
binlerce yılçün kurulmuş
bir zemberek içimizde
ağzımıza boşalttı onca sözden
birinin heybeti ve lezzetinden
damağımız çatlamakta ya ani karanlık
'inanana rahmet
inaçsıza esef' olan
@kafkasli ❤️
Oylar Kutluğ İlteriş Kağan ve Bilge Tonyukuk’a
Esrik düşmüş Çaşıtların Kızıl Tamuya kadar yolu var.
Bir varmış... Bir yokmuş... Bir zamanlar Büyük Kötü bir Kurt varmış 🐺
Yediğimiz mermiye madalya Yemediğimiz mermiye özlem diye bakarız Başka alemlerle farkımız bizim Başka alemlerde gözümüz bizim
‘İnsanlar at yetiştirir’ diyorlar. Hayır, atlar insanları yetiştirir. Yani insanlar atlarla kurdukları münasebet dolayısıyla daha üstün bir ruhi meziyet sahibi olurlar. İsmet Özel
Türkler; At ve Pusat ile münasebetini kesmemelidir . At; özgürlüktür, bağımsızlıktır. Pusat; zaferdir, adalettir.
Bir gece ay yıldızlara yıldızlar aya, muştulayacak ki o zaman, başkaları da benim dilimi konuşacak. Dizginlerini çekerek zamana dur diyeceğim, duracak.
Bir gece tan atarken yüce tanrı dağından, Kürşad'ın gür sesi duyulacak. Atlar vey ırmağında sulansın, güneş doğduğu yerde karşılansın. Emri tekrar edecek. gök, toprak, deniz. Bozkurtlar uluyacak bütün Anadolu'dan; Biz de sizdeniz, biz de sizdeniz!