Kalıyorum
Kalmak istiyorum. Senin bana çok güzel bir eş olacağın gerçekliğinde, ters giden şeylere karşın günü seni görerek bitirecek olmanın güzelliğinde, kalmak istiyorum. Kalıyorum.
Kalmak istiyorum. Senin bana çok güzel bir eş olacağın gerçekliğinde, ters giden şeylere karşın günü seni görerek bitirecek olmanın güzelliğinde, kalmak istiyorum. Kalıyorum.
Son elimsin, bebeksin! 50 yılımsın, hayatımsın...
İnsan uyku arasında hiç numara yapabilir mi? Olsun bebeğim...
Yanaklarımı ellerinin arasına alışın gibi Düşüverdim avuçlarına
Sabahtan beri sokakta herkes bana bakıyor O kadar mı belli oluyor Sana aşık olduğum
Sen ki beni doğum günümde doğum lekemden öpen bir adamsın.
Beni oyalıyorsun, çünkü sen de oyalanıyorsun. (Sahi, Oya kim?)
"Kalbimi durdurup kaybolan bir tuzak"
"Buradaki ironi şu: Erkekler ne kadar cömert olurlarsa, aşkları da o kadar bencilce olur, ufukta sadece tıkanma vardır. Aynı şekilde, eğer bir erkek kadını hediye yağmuruna tutuyorsa kadın şüphelenmekte haklıdır. Erkek maddi eşya kaydında ne kadar çok verirse, sembolik seviyede vereceği o kadar azdır: Ne kadar çok hediye sunarsa, fallus seviyesinde o kadar az verebilir, aşkı da o kadar ümitsizdir."
Kadınlar neden yazdıkları her mektubu göndermezler? - Darian Leader
"Nazar, ben neyi bekliyorum sürekli?" diye sordu Aydım yine. "Niye hep çok önemli bir şey varmış gibi geliyor da bana, sonradan hiçbir şey olmuyor?.. Neden kalbim ağrımaya başlıyor?" "Büyüyorsun Aydım," dedi Cagatayev. "Bırak bir şeyler oluyormuş gibi görünsün aklına, bırak kalbin ağrısın, korkma sen, bu dert olmadan geçmez hayat." Can - Andrey Platonov
“I wonder how biology can explain the physical pain you feel in your chest when all you want to do is be with someone.” —Dan Howell Painting by Agostino Arrivabene
via Dide: “I laughed and said, Life is easy. What I meant was, Life is easy with you here, and when you leave, it will be hard again.” ― Miranda July, No One Belongs Here More Than You
Sanırım bu yüzden; çiftleşme arzusu olmaksızın, kaç yaşında olursak olalım, anne ya da babamızın yanında uyuma/uyanma isteğinin zaman zaman çıkagelmesi. Sanırım bu yüzden; ‘biri’ oluyor insanın hayatında, yanında uyumak/uyanmak istediği; yanında olsa da olmasa da; üstünden az ya da çok zaman geçmiş olsa bile.
Onur: Avcı değilim ben, toplayıcıyım. Sen avcı göçebesin. Pınar: Değilim, sadece su kenarına ev yapmış birini bulamadım ki, yerleşik hayata geçip tarım yapayım.
Llewyn: “The world is divided into two kinds of people: those who divide the world into two kinds of people,”
Jane: “and losers?”
Bet, bet konuşma kızım ya!