Avatar

En önde duran, kır papatyasıdır ellerini omuzuna koymuş arkasındaki seher yelidir, kalbinden öper her sabah güneşi Onun arkasındaki günortası lalesi ardındaki günbatımı meltemidir şafağın dehlizinde buluşurlar ikindileyin Bir sonraki sonbahar nilüferidir omuzunda ilkbahar kırlangıcının elleri göğün kapısını onlar kapatır akşamleyin En arkadaki genç kız bugün küs düşmüş bulutlarla bu yüzden saklıyor adını Sıraya girmeyen çocukları mı sordunuz: Rüzgârla ve çiçeklerle bir daha kan kardeşi olmak için girmişler fotoğrafa Refik Durbaş

Avatar

Uykuların kaçar geceleri, bir türlü sabah olmayı bilmez. Dikilir gözlerin tavanda bir noktaya, Deli eden bir uğultudur başlar kulaklarında Ne çarşaf halden anlar ne yastık. Girmez pencerelerden beklediğin o aydınlık. Onun unutamadığın hayali, Sigaradan derin bir nefes çekmişçesine dolar içine. Kapanır yatağına çaresizliğine ağlarsın. Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın aslında her şeyin boş olduğunu. Şerefin, faziletin, iyiliğin, güzelliğin. Gün gelir de sesini bir kerecik duyabilmek için, Vurursun başını soğuk taş duvarlara. Büyür gitgide incinmişliğin kırılmışlığın. Duyarsın, Ta derinden acısını, çaresiz kalmışlığın. Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın ne işe yaradığını ellerinin. Niçin yaratıldığını. Bu iğrenç dünyaya neden geldiğini. Uzun uzun seyredersin aynalarda güzelliğini. Boşuna geçip giden günlerine yanarsın. Dolar gözlerin, için burkulur. Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın tadını sevilen dudakların. Sevilen gözlerin erişilmezliğini. O hiç beklenmeyen saat geldi mi? Düşer saçların önüne, ama bembeyaz. Uzanır, gökyüzüne ellerin. Ama çaresiz, Ama yorgun, Ama bitkin. Bir zaman geçmiş günlerin hayaline dalarsın. Sonra dizilir birbiri ardına gerçekler, acı. Sevmek ne imiş bir gün anlarsın. Bir gün anlarsın hayal kurmayı; Beklemeyi, ümit etmeyi. Bir kirli gömlek gibi çıkarıp atasın gelir Bütün vücudunu saran o korkunç geceyi. Lanet edersin yaşadığına... Maziden ne kalmışsa yırtar atarsın. O zaman bir çiçek büyür kabrimde, kendiliğinden. Seni sevdiğimi işte o gün anlarsın. Ümit Yaşar OĞUZCAN

Avatar

Şiirime yıldız yağıyor kâğıtların beyaz sessizliğinde... Furûğ Ferruhzâd

Avatar

Kadın sokağında serserilik mevsimi Mevsim sokağında yalnızlık kokusu Yazın eli bir yelpaze gibi göründü Sohrab Sepehri

Avatar

Dünya kirletilmişse, Üstünüze sıçramış Bir şey vardır mutlaka. Benimki korkusuz ve kuşkusuz bir aşk, Başdöndürücü ve anısız, Fısıldaşmaları dalgınlıklara takılı. Ya sizinki? Hâlâ anlamadınız mı? Demiştim: Ben vazgeçmeler ustasıyım. Aşk’ı bana terk etmiştiniz zaten, Üstü…kalabilir sizde… Tuğrul Asi Balkar

Avatar

. Yürüyor muyduk, Yoksa bir doğa parçasının Altını mı çizdiriyorlar bize? 2. Ellerimizde küçük kağıt kutular Yüzlerimiz asılsız. 3. Bir yere geldik ki Hiçbir sokağın adın yok. 4. Binlerce çocuk, Siyah-beyaz bir kuşak, Ötelerden akar sessizce. 5. Cebimde bir paket sigara Bir tırnak makası Bir mendil Ve bir küçük yaratık Ne olduğunu bilmediğim. 6. Bir yere geldik ki Güneş heyy! Ay, ayy! 7. Bu toptan içine devrildiğimiz Bu bir şey, bir değirmi, Anlatılmaz bu, bu bir gülümseme. 8. Öteşiirde Batar çıkar sözcüklerimiz. Cemal Süreya

Avatar
reblogged

rb

Elden ele dağıtalım lütfen destek verin

Avatar

Ve benim seni beklemem gecede Beyhudedir. Bejan Matur

Avatar

En görkemli elbisen, sana bir başkası’nın dokuduğu kumaştan dikilmiştir. En sevdiğin yemek, bir başkası’nın sofrasında tattığın yemektir. En rahat uyuduğun bir başkası’nın evinde yattığın yataktır. Şimdi söyle bana, nasıl ayırabilirsin kendini bu ‘başkası olan’dan? Halil Cibran

Avatar

yalnızlık bir çocuktur; kirlenir dili dışarının diliyle, eli kirlenir, yönü kirlenir. yüzümüzden biçilmiş yüzü hatta, kirlenir. sessizliği sonra, fısıltılarının rengi ve kiri kirlenir... çocuklar büyüdükçe kirlenir zaten, kirlendiçe büyür; başka ne denir? çünkü, her kir, bir saattir. yalnızlıksa saatleri, günleri ve haftaları örten bir başka zamandır. insanlardan oluşmuş acı bir dumandır yalnızlık; yamandır. H.ALİ TOPTAŞ

Avatar

HOŞ GELDİN ESKİYEN YÜZÜMÜN YENİ GÜLÜMSEYİŞİ, Hoş geldin! Bir, yüzün vardı görmediğim, Bir, sesin… Hiç duymadığım… Kokunu çiçeklerle tanımlayamazdım. Dokunmadım, bilemezdim Ellerinin beyazlığını. Hangi şarkının neresinde, Hangi şiirin en sevdalı sözünde Çıkacaktın, bilemezdim. Dilimin ucundaydın hep, İşte; şimdi düşüverdin! HOŞ GELDİN ESKİYEN YÜZÜMÜN YENİ GÜLÜMSEYİŞİ, Hoş geldin! 'Ağır ağır çıkılan bir merdiven' yok… Eskittiğin yıllardan değil, Sızlayınca yüreğin, anlıyorsun: Yine gecikmişsin… Sen, yeni yeni öğreniyorsun sevmeyi, Bense çoktan düşürmüşüm aklıma ölümü. Gönlün bedene baş kaldırdığı yerdeyim… Ama yine de HOŞ GELDİN, ESKİYEN YÜZÜMÜN YENİ GÜLÜMSEYİŞİ, Hoş geldin! Unuttum, bana ne vakit gelmiştin, Saklayacaktım seni. Yüzün gözümde kalacaktı. Bilmeyecektin böylesine sevildiğini. Uykusuz gecelerimde büyüyecek, Sensiz sabahlara uyandığımı duymayacaktın… Olmayacaktın sıradan… Eskitmeyecektim sevdamı… Yoksa yine mi beceremedim? Ama yine de hoş geldin, HOŞ GELDİN ESKİYEN YÜZÜMÜN YENİ GÜLÜMSEYİŞİ, Hoş geldin!

Avatar

"Yalnızlık, kendimizi alıp kaçtığımız dilsiz bir attır; yelesi bakışlarımızda savrulur hep, nal sesleri duruşumuzda. Bu yüzden uzaklar, atların topuklarında zonklar, biz uzaklarda. Zaten yalnızlık bir uzaktır yakınımızda..." Hasan Ali Toptaş

Avatar

anladık iyisin, ama neye yarıyor iyiliğin. seni kimse satın alamaz, eve düşen yıldırım da satın alınmaz. anladık dediğin dedik, ama dediğin ne? doğrusun; söylersin düşündüğünü, ama düşündüğün ne? yüreklisin, kime karşı? akıllısın, yararı kime? gözetmezsin kendi çıkarını, peki gözettiğin kimin ki? dostluğuna diyecek yok ya, dostların kimler? şimdi bizi iyi dinle: düşmanımızsın sen bizim dikeceğiz seni bir duvarın dibine ama madem bir sürü iyi yönün var dikeceğiz seni iyi bir duvarın dibine iyi tüfeklerden çıkan iyi kurşunlarla vuracağız seni. sonra da gömeceğiz iyi bir kürekle iyi bir toprağa. Bertolt Brecht

Avatar

Sen çok özelsin, biriciksin. Senin senden başka Tanrın yok. Doğmakla elde ettiğin dokunulmazların var. Senin sustuğun yerde kimse özgür değildir. Öteki yok, öteki hepimiziz. Varlığın, doğanın sana ve bize çok özel bir bağışıdır. Sen acı çekerken benim onurum kırılıyor. Adalet, güçlünün arka bahçesi değildir. Sen, devletin hapishane duvarında taş değilsin. Senin harfin devletin cümlesinden büyüktür, değerlidir. Yüce olan senin alın terindir. Düşündüğünü söylemeyen insanın fikri yoktur. Korku, kimseyi bir yere götürmez. Senin dilin de senin kadar biriciktir. Eşitliğin olmadığı yerde sevgi bir boyun eğiştir. Bedenine, izin vermediğin hiç kimse, aşk adına da olsa dokunamaz. Sen öldükçe benim mezarım büyüyor. Ben sana inanıyorum. Sen de bir başkasına inan. Taşların bile yağmurdan rüzgârdan güneşten öğrendiği var. Emeğin, barışın, özgürlüğün ve adaletin onuru ve geleceği ikimizin elinde. Sensiz de bensiz de yeni bir dünya kurulamaz. Hiçbir güç senin yaşama hakkından büyük değildir. (...) Şükrü Erbaş

Avatar

her türkü sessizliğidir aşkın her yıldız sessizliği zamanın. zamanın bir düğümü. ve her ah sessizliği çığlığın. federico garcia lorca

Avatar

Gidince çürümeyeceğini bilsem, Ellerimizi değiştirelim derdim. Ellerimin ellerinde verdiği güzel ve uzun mola, Ayrılık Allah'ın emri; Ölüm olmasa…

ÖZGE DİRİK

You are using an unsupported browser and things might not work as intended. Please make sure you're using the latest version of Chrome, Firefox, Safari, or Edge.