Avatar

Yasemin Ünlü

@yaseminunlu37 / yaseminunlu37.tumblr.com

Rabbim Ol Der Olur Güzergah Bu Şarkı Bizim Olsun Kitaplarının yazanı
Avatar

Yazar Yasemin Ünlü'nün dediği gibi;

''Geçmişe yol vermezsen, geleceğe yol alamazsın. Eğriler doğrulmadıkça kalp ziyanda kalır."

İşte bu yüzden yolu güzel olanın, bileğinde diken izi olur çünkü muhakkak, hakikate giden yolda meşakkatsiz bir varış yoktur.

Avatar

- Neden gözün kapalı yürüyorsun?

- Bütün yolları ezberledim

- Ama düşebilirsin

- Bütün düşüşleri de ezberledim.

Dancer in the Dark - Lars von Trier

#Replik

Avatar

-Biliyor musun, insanları öldürüyorum Portuga.

-Bunu nasıl yapıyorsun Zeze?

-Onları unutarak.

Şeker Portakalı, 1983

Avatar

Khaled Hosseini şöyle diyor;

"Belki de tükenmişimdir. Bir şeyler için uğraşacak çabayı kendimde bulamıyorumdur. Benim de emek vermeden güzel giden şeylere ihtiyacım vardır. Hep ben yorulmak istemiyorumdur. Yeniden inanmaya ihtiyacım vardır. Beni bana geri vermek istiyorumdur..."

Avatar

Dostoyevski keşkeyi şöyle tanımlıyor;

"Yaşanması mümkünken, yaşayamadığın mutluluklar."

🍂

.

.

.

#dostoyevski

Avatar

“Sakin bir ev, kendi yetiştirdiğimiz çiçekler, ilham verecek kitaplar, sevilmeye değer birkaç arkadaş, acı veya pişmanlık vermeyen masum eğlenceler, gerçeğe bağlılık, güven, ümit ve sevgi dolu bir yürek Dünya'nın bütün zevklerinden daha değerlidir.”

🍂

Joseph H. Doodson

.

.

#yaseminünlü

Avatar

Kaçtığın şeyi kendinle götürdüğün sürece hep aynı yerde kalırsın..!

Avatar

Osmanlı döneminde ki penisilin iğne nasıl üretilirdi❓

Kanuni Sultan Süleyman sefere çıkmadan önce, saray hekimlerine askerlerin seferde iken salgın hastalıklardan hasta olmamaları için ne yapmak gerektiğini sorardı.

Hekimler ise , kuvvetli bir ilaçtan bahsettiler .

Sultanın da hoşuna giden bu ilaç penisilin ilaç idi.

Hemen saray aşçılarına ferman gönderilir ve askerlere her öğün, küflü peynir verilmesi söylenirdi.

Evet , yanlış duymadınız... atalarımızın, dedelerimizin , toprak altın da muhafaza ederek küp içinde muhafaza ettikleri , küflü peynir koruyucu aşıdır.

Içinde ki probiyotik bakteriler , bağırsak florasını kuvvetlendirir ve iç organların ömrünü uzatır.

O zaman şartlarında bir sefer yaklaşık 2 sene sürerdi.

Asker 6 ay yürüyerek gider ve 6 ay yürüyerek geri dönerdi..tozun toprağın havaya kalktığı, tuvalet ve banyo ihtiyacının zor karşılandığı bu sağlıksız şartlar altında , düşman askerleri telef olurdu. Salgın hastalıktan toplu asker ölümleri olurdu.

Ancak Osmanlı askerleri bu salgından etkilenmez , basit bir grip gibi atlatırlardı ..

Sebebi ise sefere çıkmadan önce yemeye başladıkları küflü gömme peynirdi ...

Ne güzel bir ilaç, ne güzel bir gıda..

Içinde ne prospektüsü var , ne de son kullanma ve üretim tarihi var ..

Herkes bu aşıyı evinde kolaylıkla üretebilir.

Herkesin evinde bulunur ..

Vücudumuzda ki hastalıkların sebebinin %70 bağırsak florasının bozulması ile olduğunu hepimiz biliriz...

Bağırsak da ki faydalı bakterileri :

Küflü peynir

Kefir

Ekşi Maya

Ev yapımı yoğurt ile çoğaltabiliriz.

Bizi savaş meydanın da yenemeyen düşmanlarımız, gıdalarımızı değiştirerek yenmeye çalışıyor..

7 den 70'e hasta bir millet olduk ..

Tekrar eski sağlığımıza kavuşabilmemiz için köylülerden doğal gıda üretmelerini talep etmeliyiz ..

Avm 'de Bir fincan çaya 15 tl ödeyip , pazarda ki köylünün ürünü için pazarlık yapmamalıyız..

Domates yetiştirmeyen bir kişi domatesin zahmetini bilmez ... saksılarda tarihi eser gibi seveceğimize , köylüyü bireysel olarak teşvik ve onore etmeliyiz ..

Doğal yiyecek bulduğunuz da asla pazarlık yapmayın..

Ahir zaman da yapacağımız en güzel yatırım salih amel ve gerçek gıdadır...

Gerçek peynir bulunca altın bulmuş gibi sevinin ve hemen alıp yiyin ...

Ortokdoks tıbbi penisilin iğneyi 1940 da bulunca, altın bulmuş gibi sevinmiş garibim ...

Bizim şanlı ecdadımız 400 yıl önce bulmuş ve uygulamıştır.

Eskiye dair , atalarımız her ne yemiş ise , bizde onları yiyelim..

Avatar

Diyarbakır'ın bir dağ köyünde ilköğretimde görev yapan öğretmen Matematik dersinde ;

– Bir kasada şu kadar çilek varsa, 10 kasada kaç çilek vardır? Diye öğrencilerine bir soru soruyor.

Öğrenciler:

– Öğretmenim çilek ne? Diyorlar.

Öğretmen:

– İşte çocuklar çilek. Diyor.

– Biz hiç çilek yemedik. diyorlar.

Bunun üzerine öğretmen pes etmiyor, oturup Bursa’daki tarım firmalarına toprak numunesi yolluyor ve diyor ki;

– Bu toprakta çilek yetişir mi ? diyor.

Bursa’daki firmalardan cevap geliyor.

– Evet Diyarbakır şartlarında çilek yetişir.

Hatta mektubun yanında çilek fideleri ve yetiştirme şeklini anlatan bir tarif yolluyorlar. Öğretmen öğrencilere okuyor nasıl yetiştirileceğini, çıkarıyor bahçeye ve diyor ki:

– Bu sene size matematikten sınav yok.

Öğrenciler:

– E nasıl not alacağız öğretmenim?

Hepsine bahçeyi kazdırıp, çilekleri diktirip, can sularını verdikten sonra her birine dörder çilek fidesi verip:

– Şimdi gideceksiniz evinize anne babanıza ben size nasıl öğrettiysem sizde onlara öyle öğreteceksiniz.

Çocuklar gidiyorlar evlerine hepsi anlatıyorlar ve çilekleri dikiyorlar ve öğretmen diyor ki:

-Çilek mevsimi gelince getireceksiniz tabakta on tane çileğe bir not alacaksınız.

Çocuklar tabaklarla getiriyorlar, çilekleri sayıyor öğretmen, eksik olanlara da tam not veriyor ve sonra diyor ki:

– Çocuklar nasılmış tadı?

Öğrenciler:

-Valla ucunda not vardı diye yiyemedik.

– Hadi bakalım yiyin. Diyor öğretmen.

Çocuklar ağızlarını burunlarına bulaştıra bulaştıra yiyorlar çilekleri. Aradan iki yıl geçtikten sonra çilek girmemiş o köyün halkı şu anda Diyarbakır’ın pazarında çilek satıyorlar.

Şimdi düşünüyorum da, öğretmen olmak bu işte gerçekten… Tahtada müfredat anlatmak değil… Bulunduğun yere, bulunduğun ülkeye, okula bir şeyler katmak…

ADINI BİLMEDİĞİMİZ BU ÖĞRETMENE EN DERİN SEVGİ VE SAYGIYLA....👏👏👏👏

Avatar
R'leri söyleyemeyen Özdemir Asaf, bir gün taksiye biner. 
Taksici; “Buyyun Neyeye?” der. Taksici de R'leri söyleyemeyen birisidir. Özdemir Asaf, “Kayaköy” derse, taksicinin kendisiyle alay ettiğini sanacağı için, “Eminönü” der. Karaköy'de inmesi gereken Özdemir Asaf, Eminönün'de iner ve Karaköy'e yürür.
Dünya böyle iyi kalpli adamlar için hala dönerken, bizler böyle insanlar karşısında ödem yapmış egolarımızla boğuluyoruz.

Yasemin Ünlü

Avatar

bu delirmiş dünyada tek başınasın, herkese ve her şeye rağmen hala hayattasın

Avatar

Fakat devam eden bir hayat var Güçlü olmak gerekiyor...

Avatar

İçim ve geçmeyen vakit; bana Rilke'nin şu dizesini anımsattı "Kendi içine yürümek ve saatler boyu kimselere rastlamamak."

You are using an unsupported browser and things might not work as intended. Please make sure you're using the latest version of Chrome, Firefox, Safari, or Edge.